“Bartın’da 1968’de Tsunami Oldu, Yine Olabilir”
Bartın Üniversitesinde gerçekleştirilen konferansta konuşan Bartın Afet ve Acil Durum Müdürlüğü (AFAD) İl Müdürü Nurhan Doğruöz, 1968 depreminde oluşan tsunami ile Amasra’da suların 100 metre kadar karaya girdiğini söyledi.
Bartın Üniversitesi Mühendislik Fakültesi tarafından “Türkiye’nin Deprem Gerçeği ve Bartın” konulu bir konferans gerçekleştirildi. Konferansta konuşan Bartın Afet ve Acil Durum Müdürlüğü (AFAD) İl Müdürü Nurhan Doğruöz “Bartın’da Afet Yönetimi” adlı bir sunum yaptı. Bartın’da 1968 depreminde yaşananları olayın tanıkları üzerinden aktaran Doğruöz, “3 Eylül 1968 depremi meydana geldiği tarihte Amasra’da bulunan Hartmann Wedding adlı akademisyen aktardıklarına göre halk panik halindeymiş. O dönem Amasra’da turistler korku içinde şehri terk etmişler. Amasra’da sadece yerel halktan insanlar kalmış. 3 Eylül 1968 günü saat 10.20’den başlamak üzere 4 saat boyunda 9 deprem meydana gelmiş. Büyük bir gürültüyle çok sayıda ev yıkılmış. Halk gece dışarda konaklamış, aşırı derece de yağmur yağmış ve içme suyu ile elektrik verilememiş.” dedi.
“Tsunamiyle Amasra’da Dalgalar 100 Metre Karaya Girdi”
Doğruöz 1968 depreminin şiddetiyle tsunamiler oluştuğunu da belirterek, “Yersarsıntısının başka etkileri de olmuştur. Amasra ile Çakraz arasındaki dik kıyı yükseltilerinden binlerce metre küplük kalker blokları, gök gürültüsüne benzer gümbürtülerle denize düşerek, burada bir yanardağın püskürdüğü fikrini uyandıracak toz bulutları kaldırmışlar. 03 Eylül 1968 günü saat 10.34’te Büyük Liman'dan bu yana, yani doğudan gelen küçük bir taşma dalgası, 100 metre kadar karaya sokulmuş, 14 dakika sonra gelen ikinci dalga 60 metre daha içeriye sızmıştır. Dalga, odun parçaları ve sehpalarını, yani gemi kızaklarını sürüklemiş olmakla kalmamış, birçok kayığı da karaya oturtmuş. Tüm tedbirlerin her olasılığa göre alınması noktasında AFAD olarak üzerimize düşeni yapmaya çalışıyoruz.” diye konuştu.
“Deprem Bölgesinde Olduğumuz Bilinciyle Hareket Etmeliyiz”
Bartın Belediye Başkanı Cemal Akın ise Bartın’ın birinci derece deprem bölgesinde olduğunu hatırlatarak “Türkiye'nin bir deprem bölgesi olduğu bilinciyle yaşamamız gerekiyor. Bartın'da 3 Eylül 1968 yılındaki depremi yaşayanlardanım. Çok fazla nüfus olmamasına rağmen Bartın'da 29 tane vatandaşımız hayatını kaybetti ve 2 bin 478 binamız hasar gördü. Bartın 1996 yılında oluşturulan deprem haritalarında ikinci derece deprem bölgesiyken birinci derece deprem bölgesinde olduğu kararlaştırıldı. O dönemin öncesinde çok dayanıksız binalar vardı. Biz Bartın'da da bununla ilgili standartları geliştirmeye çalışıyoruz. İlimiz alüvyon bir arazide bulunuyor. Bu nedenle özellikle daha tedbirli olmanız gerekiyor. Buralarda gerekli tedbirleri almazsak çok büyük sıkıntılar yaşayacağız. Bartın'da 2015 yılında 70 adet bina tespit edildi ve depreme dayanıklı olmadığı için yıkıldı. Bunların yerine yeniden binalar yapıldı. Yıkılan binaların yeniden yapılaşmasında kanunlar noktasında kolaylık sağlıyoruz. Bunun dışında başta sel olmak üzere diğer afetlere yönelik tedbirlerimizi de alıyoruz. Bu noktada belediyemiz bünyesinde 50 kişilik ekip oluşturuldu.” dedi.
“Kentsel Dönüşüm Çok Önemli”
Bartın Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü Altyapı ve Kentsel Dönüşüm Hizmetleri Şube Müdürü Okan Sürül de “Bartın’da Depreme Hazırlık” adlı konuşmasında “Afet riski altında veya bozulmaya ve çökmeye uğrayan kentsel alanın kentsel dönüşüm projeleriyle yeniliyoruz. Bu yapılanmayı ekonomik, toplumsal, fiziksel ve çevresel koşullarının kapsamlı ve bütünleşik yaklaşımlarla iyileştiriliyor. Depreme hazırlık noktasında kentsel dönüşüm çok önemli olduğunu söyleyebilirim.” şeklinde konuştu.
“İstanbul Merkezli Deprem Üzücü Sonuçlar Oluşturabilir”
Daha sonra konuşan Gazi Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sabahattin Aykaç “Betonarme Yapılarda Taşıyıcı Sistem Düzenlemesi” konulu sunumu yaptı. Binaların nasıl depreme dayanıklı inşa edileceğini anlatan Aykaç, Türkiye’deki binaların olası bir depreme hazır olmadığını ifade etti. Aykaç, “2000 yılı ve öncesinde yapılan binaların depreme karşı dayanıklılıkları çok iyi değil. 2002 yılı sonrası binalar ise yeni yasalar ve yönetmelikler ile depreme dayanaklı binalar olduğunu söyleyebilirim.” diye konuştu.
“Deprem Önlenemez, Ancak Önlem Alınabilir”
Bartın Üniversitesi Rektör Vekili Prof. Dr. Azize Toper Kaygın depremin önlenemeyeceğini ancak önlem alınabileceğini vurgulayarak, “Deprem konusunda gerekli tedbirleri alma noktasında son derece kararlı olmalıyız. Bu tür afetlerle karşılaşılabileceğimizi unutmadan, her şeye hazırlıklı olmalıyız. Bir bilinç oluşturarak, olası doğal afetlerle baş edebilmeliyiz.” dedi.
Konferansta Bartın Üniversitesi Yapım ve Araştırma Kulübü (BÜYAK) Başkanı Okan Mert Doğanyiğit de bir teşekkür konuşması yaparak, ders konusu olarak böyle bir etkinlik düzenlediklerini ifade etti. Ardından Rektör Vekili Kaygın’ın konuşmacılara teşekkür belgelerini vermesiyle etkinlik son buldu.
|