BARTIN PLATFORMU AMASRA ESNAFINI BİLGİLENDİRDİ
Amasra termik santralini tanıtacak sizlere, ne kadar iyi bir şey olduğunu anlatmaya çalışacak, kendine göre bir rapor hazırlamış bu raporu anlatacak. İşte o 24 Kasım’da hepimiz orada olacağız ve hepimiz tek ses olarak haykıracağız ‘Termik Santral istemiyoruz’ diye” ifadelerini kullandı. Konuşmaların yapıldığı sırada 3 ilköğretim öğrencisinin de ellerindeki kâğıtlara yazmış olduğu “termik santral istemiyoruz” yazısı toplantıyı özetler bir tablo oluşturdu.
“AMASRA’YA SAHİP ÇIKALIM”
İlk olarak Bartın Platformu adına konuşma yapan Amasra Belediye Başkanı Emin Timur; “Bu Amasra’nın geleceğini ilgilendiren bir toplantıdır. Havamıza, suyumuza, toprağımıza, çocuklarımıza sahip çıkmaya yönelik bir toplantıdır. Kömüre karşı çıkma toplantısı değildir. Termik santraller yapılmak isteniyor Amasra’ya, dikkat edin termik santral değil termik santraller. Gömü ve Tarlaağzı’na 2 tane 2 bin 640 mw gücünde son derece yüksek bir mw ile Türkiye’nin en büyük santrali kurulmak isteniyor. Bu santrallerde günlük 20 bin tonun üzerinde kömür yakılacak. Bartın’da 1 yılda 22 bin ton kömür yakılıyor. Bu santral ise günde 22 bin ton kömür yakacak ve bu santral en iyimser tahmin ile günde 8 bin ton kül çıkaracak. Ayrıca bu santral külleriyle değil çıkardığı baca gazlarıyla da zarar verecek. Dolayısıyla Amasralılar havasına, suyuna, toprağına sahip çıkma savaşı verecekler. HEMA adlı şirket 24 Kasım’da halkı bilgilendirme toplantısı yapacak. Amasra termik santralini tanıtacak sizlere, ne kadar iyi bir şey olduğunu anlatmaya çalışacak, kendine göre bir rapor hazırlamış bu raporu anlatacak. İşte o 24 Kasım’da hepimiz orada olacağız ve hepimiz tek ses olarak haykıracağız ‘Termik Santral istemiyoruz’ diye. Amasra halkı termik santral konusuna oldukça duyarlı. Yeni başlamadı bu duyarlılık 1980’li yıllardan beri devam eden bir süreçtir bu. Bizim kömürle bir derdimiz yok. Türkiye Taşkömürleri Kurumu(TTK) bütün bu havzada 40 bin kişi çalıştırırdı, Amasra’da 6 bin işçi çalıştırırdı. Şimdilerde niçin işçi alınmıyor ve kömür çıkarılmaya devam edilmiyor. HEMA’da kömür çıkarsın buna karşı çıktığımız yok ama Türkiye’nin enerjiye ihtiyacı varmış onu da termik santral yapılması zorunluysa, bütün koşullar yerine getiriliyorsa ama koşullar yerine getiriliyorsa; 1/100.000’lik Çevre Düzeni Planı ne diyor; bizde ağır sanayi yapımları Filyos Vadisi’ne yapılır diyor. Gidin oraya yapın, niçin oraya yapmıyorsunuz? İlla Amasra diyorsunuz? Çünkü kömür buradan çıkıyor, oraya yaparsak maliyeti yüksek olacak. Kendi maliyetini bu kadar düşünen bir kurum acaba toplumun maliyetini, sosyal maliyeti düşünüyor mu? Tabiî ki hayır. Eğer özel bir sektör sosyal maliyetleri düşünmüyorsa, çiğ kapitalizmin görevini yapıyor, insan kaynağını, insanı hiçe sayıyor demektir. Amasralılar termik santral konusunda iyi bilgilendirilmelidir” diyerek termik santral konusunda kısaca bilgilendirme yaptı. Daha sonra Timur konuşmasını “24 Kasım’da Amasra’da, 25 Kasım’da Bartın’da düzenlenecek olan ÇED değerlendirme toplantısına herkes katılmalı ve ‘Termik Santral istemiyoruz’ diye haykırmalı’” sözleriyle noktaladı.
“YERLİ DEĞİL YABANCI ORTAK, YABANCI FİNANSMAN, YABANCI TEKNOLOJİ, YABANCI KÖMÜR VE YABANCI İŞÇİ”
“Amasra ve Bartın’da termik santral konusu bitmiş gibi davranılıyor, buna hizmet eden siyasetçiler de var. ‘Bartın’da termik santral konusu bitmiştir’ diye açıklama yapan siyasetçiler var. Fakat daha önce yapılan ÇED başvurusu dosyayı hiç işleme girmemişken, şu anda 2 ayrı termik santrale ait ÇED başvurusu yapılmıştır ve bakanlık d abu toplantıları kabul edip bu başvurulara ait takvimi belirlemiştir. Bu takvime göre de 24 Kasım’da Amasra’da, 25 Kasım’da da Bartın’da halkın katılımı toplantıları yapılacak. 29 Kasım’da da Ankara’da Kapsam Belirleme Toplantısı yapılacaktır. Bir ÇED süreci başladığı zaman orada eğer bu tarihler belli olmuşsa halkın katılımı toplantıları göstermelik yapılır. Bu süreç eğer başlanmışsa ÇED başvuruları halkın katılımı toplantısı yapılmışsa eğer bundan sonraki süreçte yüzde 98 oranında bu başvurular kabul edilir yani bizim şansımız yüzde 2’lik kısımda kalıyor. Peki, bu yüzde 2’lik bölüme girmek için Amasra halkına, Amasra esnafına, Bartın halkına ne gibi görevler düşüyor?’ diyen Atmış sözlerine “ ilk olarak 24 Kasım günü Amasra’da ve Amasra’nın köylerinde yaşayan vatandaşlar işlerini güçlerini bırakacaklar, bu toplantılara katılacaklar. 25 Kasım’da da aynı kalabalık, aynı topluluk Bartın’da da olacak. Bizlerde Bartın Platformu olarak termik santral kurulduktan sonra turizm daha da gelişecek mi, balıkçılık daha da artacak mı, havası, suyu, toprağı bu kadar güzel olacak mı, sosyal olarak huzur dolu bir yer olarak kalacak mı, sorularının cevaplarını vermeye çalışıyoruz” diyerek konuşmasına başlayan Türkiye Ormancılar Derneği Bartın Temsilcisi Erdoğan Atmış “Bu kömür buradan çıkıyor, çıkan kömürü biz değerlendireceğiz, yerli enerjiye dönüştüreceğiz diyorlar. Yani ithale bağımlı olan enerjiyi yerli enerjiye dönüştüreceğiz diyorlar. Bu adı geçen şirket bunu tek başına yapmayacak. 15 Nisan 2010 tarihinde İl Özel İdaresi’nde yapılan toplantıda da bir İngiliz ortağı olduğunu International Power adlı şirketiyle bu işi yapacağını söylüyor. Bu şirket alt yapıyı hazırlayıp kendi payına düşeni de aldıktan sonra bu işten çekilecek ve bu İngiliz ortağı bu işi değerlendirecek. Bu İngiliz ortağı bu yatırımı yapmak boyutunda kendisi para koymayacaktır ve Uluslar arası Fon’dan yararlanacaktır. Yani uluslar arası bir bankadan kredi alarak bu iş yapılacaktır. O zaman şu soruyu soruyorum; yerli enerji diyenlerin bu işin ortakları ve finansmanı boyutundaki kaynaklar yerli kaynaklar mıdır, yabancı kaynaklar mıdır? Buraya termik santral kurulacak, peki bu santralin teknolojisini Türkiye’den mi alacaklar? Hayır, bunu da ithal edecekler. Raporlardaki verilere göre bu santralde 5 bin 800 cal’lik kömür kullanılacaktır. Amasra’dan çıkan kömürün kalorisi ise 3 bin- 4 bin arasındandır. Peki, bu 5 bin 800 kaloriyi nasıl elde edeceksiniz? Bunu iki alternatifi var; ya böyle bir kömürü ithal edecekler ya da Amasra’da bulunan 3 bin- 4 bin kalorilik kömürü lavarlama işleminden geçirdikten sonra kalorisini 5 bin- 6 bine ulaştırıp ondan donra kullanacaklar. Bu 2 bin 640 mw’lık termik santralde yılda 6,5 milyon ton kömür yanacağına göre Amasra’daki madenlerden bunu 2 katı kömür çıkması gerekiyor. Şirket, burada çıkarılabilecek 573 milyon ton kömür var diyor. Ar-Ge uzmanları da diyorlar ki; şu anda çıkarılabilecek kömür miktarı 200 milyon tondur. Yılda 13 milyon ton kömür çıkaracağına göre 200 milyon tonu 15 yılda yakacak demektir. 15 yıldan sonra geri kalan işletme süresinde bu şirket hangi kömürü kullanacaktır. Başvurusunda yer vermemiş ama şirket geçen yıl yaptığı başvuruda burada bir liman yapmayı düşündüğünü nitelendirmiş. O limanı niye yapıyorsunuz diye sorduğumuzda; şirket buradan Ereğli’deki termik santraline kömür göndermek için limanı yapıyorum demiş. Yani buradaki santrale yetirecek birde Ereğli’deki santrale kömür çıkaracak. Böyle bir şeyi nasıl yapacak bu şirket? Geçen yıl 11 bin kişiye iş vereceğini söyledi bu şirket, nasıl verecek? Bu vaatte bulunurken bu şirket, bu yörenin insanını mı çalıştıracak? Çatalağzı Termik Santrali’nde Çinliler çalışıyor, burada da aynısı olacak. Çünkü Çinli işçi çalıştırmanın ayda 60 dolar ile 100 dolar arasında maliyeti varmış. Bizim işçilerimiz ise en azından asgari ücret isteyecekler. Şirket asgari ücret mi öder yoksa Çinlileri mi çalıştırır? Yani problemi çözmek gerekirse yabancı ortak, yabancı finansman, yabancı teknoloji, yabancı kömür ve yabancı işçi” diyerek de şirketin vermiş olduğu sözleri ve vaatleri değerlendirdi.
“ASIL AMAÇLARI SANTRAL KURMAK MIYDI?”
Jeoloji Mühendisleri Odası adına bilgilendirme yapan Refik Bilaloğlu da “ Yapımcı şirket başlangıçta yaptığı toplantılarda niyetini kesin olarak santral kurmak olmadığını, sadece kömür çıkarmak için buraya geldiğini ifade etti. Daha sonraki yıllarda çeşitli bahanelerde işinin aksadığını söylemeye başladı. Demek ki ilk başta da niyeti kömür çıkarmak değil termik santral yapmaktı, bu nedenle mi çalışmalarını rölantide tutuyordu?” diye konuşarak termik santrallerin yer seçimleri ve yan etkileri konusunda katılımcılara bilgiler verdi.
CHP BARTIN MERKEZ İLÇE BAŞKANI GÜMÜŞ: TEK YUMRUK OLALIM, GELECEĞİMİZİ TERMİK SANTRALLE KARARTMAYALIM
Bartın CHP Merkez İlçe Başkanı Mehmet Gümüş, “Ben bu duruma bir başka açıyla da bakmak istiyorum. Dünyada bir ilke olarak ortaya konulmuş bir gerçek var. Biliyorsunuz bir global ısınmadan bahsediliyor. Bunun sonucu da insanların kurmuş olduğu sanayilerde bilimsel olarak ortaya konulan bir gerçek olarak ta şu ortaya çıkmıştır. Memlekete şirketler yatırım yapacak sanayi kuruluşları içerisinde en fazla çevre kirliliği yaratan kurum, kuruluş olarak termik santraller birinci sırayı alıyor. Bu bilimsel olarak ortaya konulmuş bir gerçektir. Kalkınmış ülkeler termik santralleri bir taraftan küçültüp bir taraftan da ortadan kaldırırken bu teknolojileri kalkınmakta olan veya geri kalmış ülkelere doğru göndermektedirler. Çok uluslu şirketlerin gerçeğidir bunlar. Dolayısıyla ülkemizin mutlaka enerjiye ihtiyacı vardır. Bu enerjiler gelişi güzel olarak bu güzel Bartın’ımızda, Amasra’mızda rüzgar enerjisi ile bu enerji elde edilebilir. Bunlar sürdürebilir ve elde edilebilir enerji çeşitleridir. Buraya termik santral yapmaya katlığınızda Bartın’da yaşanmaz bir hale gelecektir. Dolayısıyla Amasra’da da yaşanmaz halde olacaktır. O halde bizlerin yapacağı bir tek şey vardır. Eğer bu halk, bizler hep beraber vatandaş olarak burada yaşadığımız geleceğimize, bu toprakların geleceğine sahip çıkmak istiyorsak, Bartın’ımıza, Amasra’mıza sahip çıkmak istiyorsak bir ve bütün tek yumruk olarak termik santrale hayır dememiz gerektiğine inanıyorum. Bu amaçla gerek partimizin genel merkezi bu gibi çevre kirletici enerji çeşitlerine karşıdır. Milletvekilimiz, il ve ilçe örgütlerimiz vatandaşlarımızla beraber sizlerin yanında santralin yapılmaması ve hayıt denmesi için sizlerle hareket edecektir. Biz beraber olursak inanıyorum ki, bu santral buraya yapılmayacak, geleceğimiz kurtulacak, Bartın’ımız ve Amasra’mız kurtulacaktır” dedi.
CHP AMASRA İLÇE BAŞKANI HASAN KURT: SANTRALİN YERİ FİLYOS’TUR
Kurt, “Bu süreç uzun bir süreçtir. Cumhuriyet Halk partisi olarak termik santral ile ilgili herhangi bir rant peşinde değiliz. Yaşadığımız yöreye, bölgemize, Amasra’mıza sahip çıkmak temel ilkemizdir. Sayın Hattat’ın kendisiyle Amasra Meclis Salonunda yapmış olduğumuz bir konuşmada Sayın Hattat aynen şu sözleri söylemişti. “Ben kömürden anlamam, ben kömürcülükten anlamam. Ben buraya termik santral kurmaya geldim” demişti. Daha sonra meclis üyesi arkadaşlarımızdan bazıları kendilerine şu soruyu yöneltmişti. ÇED Raporunda termik santralin yeri Filyos olarak gösteriliyor. Neden oraya gitmiyorsunuz dendiğinde Sayın Hattat’ın verdiği tepki şuydu, “Allah korusun” demişti. Yani Filyos yerine tepkisini bu şekilde göstermişti. Ben kendisine şunu sordum. Türkiye Taş Kömürleri Kurumunun 2010 yılı maliyet raporu Amasra’da bir ton kömür 470 TL’ye maal olur diyor. Sayın Hattat’a sorduğum soru şudur. “Sayın Hattat burada kömürün maliyeti 470 TL’dir. Güney Afrika ve Ukrayna’daki kömür ise 70 dolardır. Yani 100 TL. Siz işadamı olarak buraya bu santrali kurmayı başarırsanız 470 TL olan kömürü mü kullanırsanız yoksa 70 dolar yani 100 TL olan kömürü mü kullanırsınız?” Bana açık ve net bir biçimde cevap verin dedim. Sayın Hattat’ın vermiş olduğu cevap aynen şudur, “Biz burada Güney Afrika’da üretilen 70 doların altında bir kömürü imal edeceğiz” dedi. Amasra’da TTK’ da çalıştım ve madenciliği iyi bilenlerden birisiyim. Jeolojik yapımız kırılgan bir yapıdır. Amasra’da 5 bin yer altı işçisi çalışırken kömür üretimi zorlamalarını da kullanarak işçiye her türlü baskı yapılarak biz burada bin 300 tonun üzerinde kömür üretemedik. Bunlar 8-9 bin tonlardan bahsediyorlar. Bizler Amasra halkı olarak 1990 yılında bir destan yazdık. O dönemin siyasal iktidarı Amasra Kömür İşletmelerinin kapatılması kararını vermişti. Biz Amasra ve Bartın halkı olarak siyaset gözetmeksizin ocağımıza, ekmeğimize ve aşımıza sahip çıkmak için tek yumruk olduk ve Mengen dağlarında 5 gün, 5 gece yattık ve siyasal iktidara geri adım attırdık. Şimdide Amasra ve Bartın halkı olarak 24 ve 25 Kasım tarihinde yapılacak olan ÇED halkın katılım toplantısında 1990’lı yılların ruhunu canlandıralım. 24 ve 25 Kasım’da Bartın’da tek yürek olursak bu siyasal iktidara da geri adım attırırız ve Amasra’da termik santral kurulmasına engel oluruz. Bütün samimiyetimle buna inanıyorum. Milletvekilimiz Rıza Yalçınkaya’nın CHP İl Başkanı Selim Karakaş’ın, CHP Bartın Merkez İlçe Başkanı Mehmet Gümüş’ün ve Amasra CHP Merkez ilçemizin termik santral konusunda nasıl dik durduğunu görüyorsunuz aynı duruşu Sayın AKP Bartın Milletvekili Yılmaz Tunç’tan da, İl genel meclisi üyesi Uğur Timur’dan da bekliyoruz. AKP’li arkadaşlarımıza diyoruz ki, eğer genel merkezinize, Başbakanınıza ve bakanlarınıza haber anlatamıyorsanız istifa edin ve halkın arasına karışın” diye konuştu.
AMASRA ESNAF SANATLAR ODASI BAŞKANI COŞKUN YÜKSEL: BİRİLERİ TARAFINDAN TURİZM YOLU YOK EDİLMEK İSTENİYOR
Yüksel, “Biz Amasra esnafları olarak yolumuzu çizmiş bulunuyoruz. Bizim yolumuz turizm yoludur. Biz hepimiz en büyüğünden, en küçüğüne kadar bütün esnaflar turizmden ekmek yiyoruz ve ekmeğimize de sahip çıkmak istiyoruz. Biz konuşurken bizlerin kömüre karşı gibi bir izlenim yaratılıyor. Hâlbuki biz kömürün çıkartılmasına karşı değiliz. Biz yıllarca kömürden ekmek yedik ve halende ekmeğimizi kömürden yemeye devam ediyoruz. Bizler yediğimiz ekmeğe de nankörlük edecek insanlar da değiliz. Birileri tarafından turizm yolu yok edilmek isteniyor. Esnaf arkadaşlarımızdan ricam eğer ekmeğimize sahip çıkmazsak bir gün ekmeğimizi de kaybedeceğiz. Hep birlikte duyarlı olalım. Biz bir saatle, üç saatte milyarlar kazanmayız. O nedenle 24 ve 25 Kasım tarihinde yapılacak olan toplantıya katılalım tepkimizi gösterelim ve sesimizi duyuralım.
AMASRA KÜLTÜR VE TURZİM DERNEĞİ BAŞKANI HASAN CENGİZ: TURİZM BALTALANMAK İSTENİYOR
Amasra Kültür ve Turizm Derneği Başkanı Hasan Cengiz, “Biz o kadar şanslı insanlarız ki, dünyanın en güzel yerinde yaşıyoruz. Termik santralin bölgemize vereceği zararları biliyoruz. Bölgemize santrali yapmak isteyen Hema şirketi bizi en zayıf yerimizden vurmaya çalışıyor. Gençlere iş vaat ediyor. Bizim bölgemiz turizm bölgesidir. Bir yıl içerisinde bölgemize 500 bin civarında konaklama ve günü birlik olmak üzere turist geliyor. Bu insanlar yöremize ekonomik olarak katkı sağlıyorlar. Buraya termik santral yapıldığında buradaki turistik tesisler, oteller, pansiyonlar, restoranlar ne olacaklar. Buralarda çalışan binlerce insan ne olacak. Turizm nedeniyle santralin kurulması sonucunda işsiz kalacak olan insanlara Hema şirketi mi iş verecek?” şeklinde ifadeler kullandı.
TARLAAĞZI KÖYÜ MUHTARI YAŞAR UÇAR: BENİM MEZARIMI TORUNLARIM SANTRAL KURULURSA KÜLDEN BULAMAZLAR
Muhtar Yaşar Uçar, “Benim Köyüm radar altındadır. Deniz seviyesindedir. Benim balıkçı barınağım var, turizm var, arıcılık, fındıkçılık köyümde yaşayan insanlarımız tarafından yapılmaktadır. Bir dede olarak 3 torunum var. Muhtarın görevi 3 tanedir. Sağlık, su ve yoldur. Gelecek nesiller için termik santrale karşıyım. Yarın bir gün vefat ettiğimde benim mezarlığımı küllerden dolayı bulamazlar. Muhtar olarak halkımın sağlığını tehdit eden hiçbir projeye destek vermem. Birileri para kazanacak ve halkımızda sağlığında olacak. Kimsenin sağlığıyla kimsenin oynamaya hakkı yoktur. Zaten kış günü hava kirliliği çok fazla, birde bunun üzerine termik santral kurulursa ne yapacağız? Ben sadece Muhtar olarak termik santrale Bartın’da değil, 81 ilde karşıyım” diyerek sözlerini tamamladı. Ayrıca 3 İlköğretim öğrencisinin de ellerindeki kâğıtlara yazmış olduğu “termik santral istemiyoruz” yazısı toplantıyı özetler bir tablo oluşturdu.
|